Popüler Yayınlar

Sayfalar

9 Temmuz 2009 Perşembe

Irak siyaseti

Irak siyaseti

Turgut Tarhanlı

11/01/2007 (960 kişi okudu)

Irak'ta, Saddam Hüseyin'in idamının ardından, ülkedeki kaotik gidişin daha da artacağı endişesi, infazın gerçekleştirildiği günden bu yana yaygın bir kanı. Elbette bu mutlak bir sonuç değil, ancak Irak'taki çatışma ortamında, Saddam Hüseyin'in infazı bulunmaz bir cephane gücüne de sahip görünüyor. Nereye varacağı bilinmemekle birlikte, Saddam'ın ölüsüne yönelik taciz ve kötü muamele iddiaları da, bu tavrın ivmesini artırabilecek ek unsurlar.
Bu idam olayı, bununla birlikte çok anılır olan, Irak'ın egemenliği açısından da değerlendirilmeyi gerektiriyor.
Ve böyle bir değerlendirme ihtiyacı, sanırım önümüzdeki günlerde daha da belirgin bir hal alacaktır. İdam cezasının infazının, bir devletin egemenliğinin tezahür biçimlerinden biri olduğu ve bunun da, o devletin içişlerine dair bir konu olduğu gerekçesiyle, bu olanların Vestfalya tipi bir dünya düzeni içinde anlaşılabilir bulunmasından söz etmiyorum.
Bu yapılanlar ve tüm olan biten mezhep temelli ya da çıkar amaçlı çatışma hali, 'insan, insanın kurdudur' deyişinin icra sahası haline gelmiş bir Irak'ta, aslında çok sorunlu ve çelişkili bir gerçeğe işaret ediyor. Bu, hem geçmişle hesaplaşma hem de bugünün Irak arenasındaki güç ilişkilerinin belirlenmesiyle ilgili bir durum. Iraklıların, Güney Afrika'da, Asya'da, Latin Amerika'da örneklerini gördüğümüz türde, gerçekleri araştırma veya uzlaşma anlayışını önemseyen bir 'hesaplaşma' modeline yönelmediği ortada. Ancak, ülkenin böyle bir kaosa sürüklenmesinin başlıca nedeni de işgalden başka bir şey değil.
Her ne kadar, ABD ve Britanya, BM Güvenlik Konseyi'nin 1546 (2004) sayılı kararı sayesinde, 30 Haziran 2004 tarihinden itibaren, Irak'ın egemenliğine tam olarak kavuştuğunu ve işgalin sona erdiğini karara bağlamışlarsa da, gerçek acaba böyle mi? Elbette böyle değil. Bugün, Irak tam egemenliğe sahip bir devlet değil. Bununla kastettiğim, Irak merkezi organlarının, Irak ülkesi olarak tanınmış sınırlar dahilindeki topraklar ve kişiler üzerinde, tam, sürekli ve etkili bir denetimi icra etme kabiliyetinden yoksun olmasıdır. Bu durum, uluslararası hukuk bakımından, bir egemenlik boşluğu olarak da tanımlanabilir.
Aslında, yabancı askeri güçlerin işgaline maruz kalan bir ülkenin egemenliğini fiilen kullanamaması şaşılacak bir sonuç değil. Irak örneğinde, pek şaşırmadan görülmesi gereken, 2004 yılındaki trajikomik egemenlik devrinin aslında fiilen hiç gerçekleşmemiş olması. O halde, bunun anlamı neydi? Bunun yegâne anlamı, işgalci güçler ABD ve Britanya'nın (ve onların müttefiklerinin), uluslararası hukuka göre, işgal edilen bir ülkede kurallara riayet ve kamu düzenini sağlama yükümlülüğünün gûya Irak'ın ulusal temsilcileri ve organları eliyle sağlanması konusunda bir yetkisel ayrım yapılmış olmasıdır.
Bunun, kâğıt üzerindeki hukukla ilgili olduğu, uygulanan 'hukuk'la ilgisi bulunmadığı ortadadır.
Böyle bir tablo karşısında 'kırmızı hatlar' siyasetinden dem vurmak, bazı siyasi mesajları duyurmak bakımından belki yararlı olabilir. Ancak, Irak'taki sorunun sadece Kerkük demografisine hapsedilerek tanımlanmaya çalışılması da Irak'taki gerçek sorunla bağdaşır değildir. Kaldı ki, böyle bir tutumla, Türkiye gibi demokratik bir bölgesel gücün Irak'ta olan biten konusundaki çıkar önceliklerinin tanımları konusunda, oldukça mütevazı bir çerçeve çizilmiş olur.
Zira Irak'ın genelindeki kaosa rağmen, ülkenin kuzeyinde görece istikrarlı bir hayatın var olduğu gerçek. Kuzeydeki Kürt denetimindeki bölge, iç işleyişi itibarıyla bir demokrasi abidesi olmasa da, durum böyle. Kerkük konusu, bu düzen bağlamında neden olabileceği yerel istikrarsızlığa dikkat çekmek bakımından önemlidir.
Ancak böyle bir yaklaşımda bulunurken, ülkenin genelindeki kargaşa haline ilgisiz kalmak ve ayrıca, kuzeydeki göreli istikrarı görmezden gelmek de pek gerçekçi olmayacaktır. Belki, o 'kırmızı hatlar' siyasetini de bu gerçekler ışığında değerlendirmekte yarar var

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Timurtaş hoca, Timurtaş uçar hoca efendi,laik dü,zen,kominist gençler,timur taş hoca mp3,timr taş hoca video izle,yeni sohbetler,deccal,şeytan ,cin,peri,hurafe,yecüc-mecüc,kimdir,yaratılış gayesi,insandaki deha